Hürriyet

19 Haziran 2013 Çarşamba

geleceğe çivi çakmak

Geleceğim konusu mevzuya bahis olunca susturulmuş silahlara kafa atasım geliyor.
Suçlu olmakla imarsız alana inşaat çalışması yapmak aynı ölçüde.
Suçun mahalli değişiyor sadece.

Diplomamı evin en çivisiz duvarına astım.
Karşısında çay demleyip, bisküvi yiyorum.
Arada yaşam alanım genişlesin diye bakkaldan borç yapıyorum.
Nilüfer dinliyorum.
"Bir ümit ver,bir teselli ver"
Diyor.
Gerisin geri gidiyorum.
Günler aylar kadar öncesine.
Şarkıda bahsi geçen teselli kelimesinin gönlüme salıncak kurduğu zamanlara gidiyorum. Sevdiğim kadının ağzından çıktı diye ben teselliyi gönlüme çivilediğimi bilirim. Yanıldığımla kaldım. Acınası halimin çaresi yok kelebek kardeş. 

Geri dönüşüme müsait insanlardan olamadım. Hislerim konusunda keza.
En içten dileklerimi bir kadına sunmadan bölüm sonu geldi. 
"Ümit" kelimesini daha ziyade bir isim olarak düşünebiliriz.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder