Kulağımda ezgisini eksik etmediğim Neşet Ertaş şarkısı
eşliğinde gün arası uykusuna daldım.
Yolun yorgunluğunu üzerimden atamadım daha,karnım aç ve çok
su özlemi çektiğmii söylemeliyim. Kendimi avutmanın yolunu bulmuştum adeta.
Duvarda asılı Meryem Ana sülieti bana tarifi manasız bir güç veriyordu. Henüz
yatakta olmanın verdiği ayrı bir keyif eşliğinde Meryem Ana’nın bağışlayıcı
bakışları arasında kayboldum.Kaldığım evin idari işleri benden sorgulanıyordu. Çok değil birkaç
sene evel kendi idari sorumluluğumu yürütmenin güvenini almıştım babamdan
alnımın akıtığı terle anahtar niyetine.
Kendi yaşadığım evin kapısını açarak başlamıştı bu süreç..
Şimdi bir yarım adanın ortasında şirin bir evin anahtarını
taşıyorum cebimde.
Balkonunda çiçeklerin olduğu,samimiyeti diğer balkonla
arasında yarım metre mesafede duran küçük ve bir o kadar da huzurlu bir
balkonun anahtarını taşıyorum cebimde. Etrafımda dillerini henüz bilmediğim bir sürü
şirin komşum var. Teslimiyet duygusu bende çok önceden olan ve kendini buradada
tekrar eden balkondaki çiçekler kadar özgür bir anahtar benliğinde girdi cebime. Buzdolabımda değişik tadların
biraraya geldiği bir yer olduğunu
söyleyebilirim.
Alıştığım düzenin dışında bir düzenin içine kendime yer
bulma çabam devam etmekteydi.
Bu süreci yaşamanın ayrı bir heyecanı dursun bir
yana zaman hızlı akmaya başladı sanırım. Ölçüsü belli heyecanlarım kendini
tekrarlamaktan vazgeçmeye başladı. Teslimiyet duygusu benliğime yer edinmeye balkonuma serdiğim
çulun sıcaklığı kadar sahici olmaya başladı..
Mussomeli Caltanissetta, İtalya/ 03.08.2012
Mussomeli Caltanissetta, İtalya/ 03.08.2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder